Bu gitaristlerin bana hissettirdiklerini yazdım yani baayaa öznel ifadeler. Bi de ne olursa olsun en cool ve artiz olanların bile günde saatlerce çalıştığını unutmayın. Sadece yetenekle anca Yeteneksizsiniz Türkiye tarzı yarışmalara çıkılır 🙂

Bilgilerin bazıları kendi tecrübelerimden bazıları internetten okuduğum veya duyduğum şeyler. Arada bolca wikipedia bilgisi de vardır.

Türkleri en sona ayrı koydum. O kısım gelişebilir. Kendi düşüncem Türkiye’de ilginç bi şekilde fazlasıyla iyi gitarist olduğu yönünde ve yaptıkları müzik dünyaya katkı sağlayacak türde çünkü Türk müzik makamlarından tutun da blues metal her şey bir arada. Unuttuklarımı sonra eklerim artık.

Hepsi benim bebeklerim 🙂

Joe Satriani – aka. Professor Satchafunkilus.

Bildiğiniz üniversite rektörü. Yılların emektar müzik akademisyeni. Harika eğitimci. O kadar albümü şarkıyı nasıl bu kadar özgün bir şekilde yarattığı bilinmiyor. Aşık Veysel hayranı.

John Petrucci 

Satriani’nin üniversitesinde müzik bölümü dekanı. Küçüklüğünden beri bütün ödevleri günü gününe yapmış, üstüne bütün test kitaplarını çözmüş biri. O kadar çok çalışmış ki elleri makine gibi olmuş. Hatta elleri fazla  hızlı olduğundan izleyeni kör edebilir.

Steve Vai

At. Kişneyen at.

Marty Friedman

Solo albümü biraz farklı olsa da dahil olduğu grupları hop oturup hop kaldıran bi adam. Çünkü, Addicted to Chaos. Barbekü partisinde etleri gömen sonra da bastırsın diye üzerine gitar çalan adam.

Alex Skolnick

God damn fast! Testament ile bi Return to Serenity’si var ki bi o kadar da duygusal. Hem jazz hem metal. Bi de Prof’un en iyi öğrencilerinden 🙂 Verilen ödevi kafasına göre değiştirip yapan genuis tip.

Kirk Hammett

Prof’un tedirgin öğrencisi. İyidir hoştur ama akrabalarının önünde çalmaya utanan yetenekli gençtir. Sanki And Justice For All şarkısında hiç katkısı yokmuş gibi başı eğik durur genelde.

Jerry Cantrell

Çok güzel bi insanın yanında çok iyi işler yaparken çok üzülmüş bi adamdır. Ritmleri eşsizdir ve vuruşları ters köşe yapar. Aha şimdi bu akordan sonra kesin bu gelecek dersiniz, hoop bambaşka bi forma sokar şarkıyı. Şirket kursa bi batırır bi çıkarır onu da.

Jon Schaffer

Ritmleri ile nice gence kol kası çalıştırır, o açıdan yardımseverdir. Lucifer’e bi takıntısı var gibi. Vampirler, büyücüler, şeytanlar ilgisini çeker. Evde ayin yaparken müzikleri ile cin çağırır.

Dave Murray

Koskaca Iron Maiden’ın bi sürü gitaristinden biri. Bu kadar yetenekli insanı bunca sene nası bi arada tuttular hep hayret ederim. Ama bu 60’lık amcada farklı olan bi şeyler var bence. Sanki sahnede torunlarına bisiklet sürmeyi öğretir gibi. Yavaştan başlıyor sonra hızlanıp kopuyor tonton amca. Gitarının tonu fark yaratıyor sololarda bence.

Dave Mustaine

Asabiyet! Hayatta derse felan girmez. Okulda etrafına adam toplayıp okuldan kaçar. Disipline gitse ‘Hello me! It’s me again!’ der, neye uğradığınızı şaşırırsınız. Hızlıdır, kıvırcıktır, turuncudur.

Slash

British ve Black olan ataları bu adamı yaratmak için bi araya gelmiş adeta. Blues’u American style yapar. Silahları ve gülleri sever. Partilerin gözde çocuğudur ama cool takılır, herkese yüz vermez. Genetiğini bahane edip okula gitmemiştir önce ama sonradan Led Zeppelin’i duyunca günde 12 saat çalışmıştır!

Joe Perry

Her zaman BA almaya yetecek kadar çalışıp AA kasmayan öğrenci. Nedense Dream On’dan sonra daha fazlasını istesem de bulamadım. Son Aero albümü de güzel bence ama Steven Tyler’ın çok büyük baskınlığı var. O da haksız değil, bu yaşına gelmiş hala çığırıyor deli gibi. (alınması gereken Axl Rose)

Jimmy Page

Eheheh 🙂 GOD the CREATOR! ‘Ol’ demiş, olmuş. İçinde gizli mühendis yatıyor, ses mühendisi. Deneme yanılma yöntemi ile ilerleyen bi bilim insanı.Gökler için Galileo neyse Page de o. Gökyüzü müziği yapıyor çünkü.

David Gilmour

Araştırmacı gazeteci bi tanrı kendisi. En iyinin peşinden gider. Efektleri ile insanı alemlerden alemlere sokar. İnsan evriminin kanıtlarını sunar: Keep Talking.

cat-guitar

Akın Eldes

Çok türe çok hakim. Kökleri tüm coğrafyada uzanıyor. TAD’ı güzeldir, bulutsuzluğa dair bi özlemi vardır. İlhamını hiç kaybetmez, tekrara düşmez. Türkiye’nin zencilerindendir.

Yavuz Çetin

Sololarıyla yaşıyor 🙂

Metin Türkcan

Yıllar içinde kendini geliştirdiğini düşündüğüm gülücüklü Metoboy. Tekrara düşer mi, kesinlikle evet ama sınıfın tatlı şımarık çocuğu olduğu için kızmaya kıyamayız. Verin eline oyuncağını 🙂

Serdar Öztop

Bulutsuzluk için gelip ortamlara metal tohumu atan çiftçi. Toprağının bilincindedir. Hızlı eker, çabuk biçer.

Asım Can Gündüz – Evren Can Gündüz

Bu ikisini birlikte anmak gerek çünkü legacy aktarılarak büyüyor ve de büyüyecek. Heyecanlı beklemedeyim, yorum yapmayacağım ama büyük hissediyorum 🙂 Asım Can tabi ki de ölmedi, saçmalamayın.

Gür Akad

Hıphızlı! Bi canlı izleyin ve enerji aktarımını görün. Saçları ile çalıyor adam. Kendi memleketinin semalarında Steve Vai gibi süzülür, pop görünür hard vurur.

Erkan Oğur

Bi yorum yapmaya çapım yetmez. Büyük.

Sarp Maden

Canlı dinlerken aklımdan geçenler: adamın ruhunun karmaşıklığı, inip çıkmaları, yarıda kesip geri dönmesi, çalkantıları. Ne kadar da insan, demiştim. İyi bi gitaristtir, özelliği tüm duyguları yaşayan ve yaşatan bi ‘insan’ olmasıdır.

Cenk Erdoğan

Perdesizin yeni nesil temsilcilerinden. Her türe uyum sağlayan müzik bilgisi yüksek bi abidir. Huzurlu ve hüzünlü perdesizi vardır ama ‘gönül dağı’ndan beslenir.

Bilal Karaman

Cenk Erdoğan’la kafamda yarıştırdığım adam. Tarzı poptan daha uzak ve hareketli denebilir. Çok bilir az söyler 🙂 Microtonal’ını bi görelim de öyle bakalım tekrar 🙂

Tolgahan Çoğulu

Frankestein yaratan bi abi bu da. Gerçek bi deneyci ve bilimci. Google it 🙂

Ali Deniz Kardelen

Fingerstyle winner! Farklı bi yetenek. Büyüdükçe serpilen çok dallı bi ağaç.